Bayrama sayılı günler kala bu uzun soluklu tatili yeni keşifler yaparak değerlendirmek, şehrin kalabalığından kaçmak isteyenler olacaktır. Yurt içinde serin denizlerden yemyeşil ovalara, bulutların üzerindeki dağlardan tarihi saraylara kadar pek çok rota bin bir çeşit alternatif tatil fırsatı sunuyor. Bayram tatilinde nereye gitmeniz gerektiği konusunda kararsız kaldıysanız Türkiye’nin dört bir yanından bayram tatili rotalarını sizin için listeledik.
MAVİ VE YEŞİLİN BULUŞTUĞU ROTA: MUĞLA
Yaz tatillerinde ilk akla gelen adreslerden Bodrum başta olmak üzere koyları, berrak denizi ve yemekleriyle Ege’nin göz bebeği Muğla, hem damaklara, hem gözlere, hem de ruhunuza hitap ediyor. Datça, Ölüdeniz, Fethiye ve Marmaris, masmavi deniziyle Muğla’nın en çok tercih edilen adresleri arasında bulunuyor.
Muğla’da el değmemiş koylarda tekne turuna çıkabilir ve en tazesinden leziz balıkların tadına bakabilirsiniz. Dünyanın en iyi yürüyüş yollarından Likya Yolu’nda doğanın göbeğinde keyifli bir yürüyüş yapabilir, Dalyan’a da uğrayarak doğayla tarihin eşsiz uyumu Kaunos Kral Mezarları’nı ziyaret edebilirsiniz.
İZMİR
Türkiye’nin en büyük şehirlerinden biri olmasına rağmen sakinliğini de hiç bırakmayan İzmir, dinginlik arayanlara huzur, eğlence arayanlara dolu dolu rotalarıyla güzel bir bayram tatili şansı veriyor. Çiğdemi, boyozu ve gevreğiyle de alıştığımız tatları kendine has tarzıyla sunan İzmir’de deniz, kum ve güneş tatili isterseniz; begonvilli evleriyle neşe saçan Alaçatı, sörf yapmanıza imkan sağlayan rüzgarıyla Çeşme’yi tercih edebilirsiniz.
Kültür dolu bir gezi arzuluyorsanız; dünya mirası Efes Antik Kenti ile Smyrna Antik Kenti, tarihe meydan okuyan görkemli yapısıyla gözünüzü kamaştıracak. Saat Kulesi ve Tarihi Asansör ise İzmir’in sembollerinden olarak görmeden dönmemeniz gereken önemli yapılar. Maya takvimine göre kıyamet kopmasının ardından hayatın devam edeceği tek yer olarak inanılması nedeniyle 2012 yılından beri ziyaretçisi eksik olmayan Şirince, arnavut kaldırımlı sokakları, el emeği göz nuru işçilikleriyle farklı bir atmosfer tatmanızı sağlıyor.
MEDENİYETLER BEŞİĞİ MARDİN
Geçmişten günümüze ev sahipliği yaptığı tüm medeniyetlerin miraslarını günümüzde de yaşatan, kendine özgü mimarisi ve sokaklarıyla büyüleyen Mardin, masalsı bir gezi rotası çiziyor. Geçmişten günümüze Mezopotamya’nın pek çok farklı medeniyetine geçit olan şehir, tüm bu kültürlerin bir harmanı olarak adeta bir kültür şovu sunuyor. Özellikle medreseleri ve manastırlarıyla mimari açıdan görsel şöleni andıran sokakları fotoğraflamaya doyamayacaksınız. Bu yapılardan Kasımiye Medresesi, Deyrulzafaran Manastırı, Mor Gabriel Manastırı ve Ulu Cami mutlaka görmeniz gerekenlerden.
Mezopotamya bölgesinin Efes’i olarak kabul edilen Dara Antik Kenti, içerisinde 5 kilometre uzunluğunda şehir surları, su sarnıçları, kaya mezarlar, kiliseler, agora, köprüler, silolar bulunan kent, bir şehrin ihtiyacı olabilecek tüm yapıları barındırıyor.
DAMAK ÇATLATAN LEZZETLERİYLE HATAY
Tarihiyle olduğu kadar damak çatlatan yemek kültürüyle de tursitleri kendine çeken Hatay, yemek yemeği sevenler için mükemmel bir rota. Bulunduğu coğrafya itibariyle eski bir yerleşim yeri olması da Hatay’ı kültürlerin karması haline getiriyor. Kültürlerin bu birleşimi tabii ki şehrin tarihi eserlerine de yansıyor.
Hatay’da görülmesi gereken yerlerin başında Hatay Arkeoloji Müzesi geliyor. Müze, dünyanın en büyük ikinci mozaik koleksiyonuyla sizi adeta büyüleyecek. Sonrasında hem hristiyanlar hem de müslümanlar için önemli bir yere sahip olan Habib-i Neccar Camii, Hatay’da görmeniz gereken tarihi yapılardan biri. Şelaleleri ve kaplıcalarını da gezmeyi ihmal etmeyin.
YEŞİLİN BİN BİR TONU ARTVİN
Oksijenden başınızı döndürecek kadar temiz havaya sahip olan Artvin, yemyeşil ormanlarıyla tatilinizi huzur içinde geçirmenizi sağlayacak. Mest eden doğa harikası heybetli dağlara karşı çayınızı yudumlamak, geceleri göl kenarında kamp kurarak yıldızları izlemek Artvin’de kesinlikle tatmanız gereken deneyimler arasında yer alıyor. Artvin’in en bilinen Borçka Karagöl Tabiat Parkı dışında Camili Gorgit Tabiatı Koruma Alanı ve Çamburnu Tabiat Koruma Alanı da doğal güzellikleriyle diğer bölgelerin gerisinde kalmıyor.
Karadeniz’in olmazsa olmazı yaylalara çıkıp bulutların üzerinde fotoğraf çekip organik lezzetleri de tatmayı ihmal etmeyin.