İsmi Ürdün’le özdeşleşen, ziyafet sofralarının baş tacı mensef yemeği, 30 Kasım’da Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınarak uluslararası şöhrete kavuştu.
Ana malzemeleri pirinç, cimid (bir çeşit kurut), kavrulmuş badem, koyun eti, tereyağı ve yufka olan mensef, Ürdün’ün en meşhur yemekleri arasında yer alıyor.
Zemine serilen yufka ekmeklerinin üzerine zerdeçalla renklendirilmiş pilav, cimidle hazırlanmış sos içinde pişirilmiş koyun eti ve kavrulmuş bademle servis edilen ve geleneksel olarak elle yenen mensef, artık dünya kültür mirasının bir parçası.
Ürdün’den dünyaya yayılan kültürel miras
Açıklamada bulunan Ürdün Kültür Bakanlığı Genel Sekreteri Huzaa el-Berari, mensefin Ürdünlüler için büyük sembolik değer taşıdığını belirtti.
Berari, “Mensefin kültürel miras listesine alınması onun sadece bir yemek değil yüzlerce yıllık geçmişi ve büyük etkileri olan toplumsal değerler manzumesinin bir parçası haline geldiğini gösteriyor.” dedi.
Ürdünlü yetkili, bu özel yemeği gelecek nesillere taşımak ve dünyaya tanıtmak için çalıştıklarını ifade etti.
Özel günlerde sofraların vazgeçilmezi
Ülkenin kuzeyindeki İrbid kentinden lokanta işletmecisi Yezen es-Silavi, mensefin özellikle cumaları ve özel günlerde sofralardan eksik olmadığını söyledi.
Silavi, mensefin kültürel miras listesine eklenmesiyle uluslararası bir kimlik kazandığına dikkati çekti. İrbid’de bir mutfak sanatları akademisi işleten Ruba ez-Zubi ise kursiyerlere, geleneksel Ürdün mutfağını ve özellikle mensefin hazırlanışını öğrettiklerini dile getirdi.
Akademi kursiyerlerinden Yenal el-Azamat da mensef denilince akla Ürdün’ün geldiğini belirtti.
Yaşam tarzına dönüştü
Mute (Mu’tah) Üniversitesinden Sosyal Bilimler Profesörü Hüseyin Mehadin, bu yöresel lezzetin Ürdünlüler için önemini şöyle anlattı:
“Mensef, dünya üzerindeki tüm Ürdünlüleri bir araya getiren, matemlerde ve mutlu günlerde pişirilen bir yemek olarak maddi sınırlarını aşıp bir yaşam tarzına dönüştü.”
Mehadin, mensefin bir yemek olarak taşıdığı anlamın yanı sıra geleneksel yeme biçimiyle de halkın bilincinde yer ettiğini sözlerine ekledi.
