En iyi kaplıcalara sahip jeotermal kuşak hattında bulunan Türkiye, sağlık turizmiyle ön plana çıkıyor. Çeşitli hastalıklarını tedavisi ve ruhsal terapi için mineral kaynağı suların iyileştirme gücünden faydalanmak isteyenlere doğal alternatif olan kaplıcalar, Türkiye’nin dört bir yanında şifa dağıtıyor. En iyi kaplıca merkezlerini topraklarında bulunduran ülkemiz, yabancı turistlerin dahi yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Her yıl yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrayan kaplıcalar genellikle sonbahar ve kış aylarında tatil için alternatif rotalar oluyor.
Her kaplıcanın deva sağladığı hastalık farklı olabiliyor. Bu nedenle öncelikle aradığınız şifaya uygun tedavi yöntemi sunan kaplıcayı bulmalısınız. Birçok kaplıca tesisi yalnızca kaynak suyu ile bir hizmet sunmak yerine tesis içerisinde uzman doktorlar eşliğinde fizik tedavi ve rehabilitasyon imkanları da sağlıyor.
İşte sizin için en uygun kaplıcayı bulmanız için hazırladığımız Türkiye’nin en iyi, şifalı kaplıcaları…
Yalova Kaplıcaları
Termal turizmin lideri ve kaplıcalar diyarı olarak adlandırılan Yalova, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen kaplıca tesislerine sahip. İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlere yakınlığıyla bu bölgelerden günübirlik ziyaretçiler de ağırlayan Yalova’nın termal sularının tarihi 4 bin yıl öncesine dayanıyor. Bölgenin ilk hamamları Bizans İmparatorluğu döneminde yaptırılmış olup Osmanlı döneminde ise köşkler inşa edilerek geliştirilmiştir.
Birinci derece doğal arkeolojik ve tarihi sit alanı kabul edilen termal, 55-60 dereceyi bulan sıcaklığındaki suyuyla çeşitli felçler, tansiyon, metabolizma hastalıkları, cilt hastalıkları ve kadın hastalıkları gibi birçok hastalığa şifa olmaktadır. Şifa bulmak için geldiğiniz Yalova’da şehrin doğal ve tarihi güzelliklerini de görebilirsiniz.
Kızılcahamam Kaplıcaları- Ankara
Ankara’nın maden suyuyla ünlü ilçesi Kızılcahamam, kaplıcalarıyla da oldukça popüler. Kızılcahamam, 47 derecelik doğal suyuyla safra kesesi, dolaşım hastalıkları, karaciğer, kalp ve sindirim sistemi rahatsızlıkları tedavilerinde şifa olduğu düşünülmektedir. Ayrıca milli park içerisinde yer alan kaplıcanın suyu da içilebilmektedir.
Karahayıt Kaplıcaları- Denizli
Türkiye’nin beyaz cenneti Pamukkale Travertenleriyle tüm dünyaya nam salan Denizli, termal kaplıcalarıyla da adından söz ettiriyor. Karahayıt Kaplıcaları, üç kaynaktan akan, pek çok kaplıcadan daha yüksek sıcaklıktaki suyuyla çeşitli hastalıklara şifa oluyor. Pamukkale Travertenlerinin kızıl renkli hali gibi görünen kaplıcalar aynı zamanda görsel şölen de sunuyor.
Bikarbonat, kalsiyum, sülfat ve karbondioksit bileşenlerini içeren su, ameliyat olan hastaların iyileşme sürecini hızlandırmada, romatizmal hastalıklar, fıtık, yorgunluk, sindirim sistemi hastalıkları, kemik erimesi, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarından mustarip olan kişilere tavsiye edilmektedir.
Termal suyun hastalık çeşidine göre uygulanma yöntemi de farklıdır. Kimi hastalık için içilmesi gereken su, cilt hastalıkları için ise çamur kürü olarak cilde uygulanmaktadır.
Kükürtlü Kaplıcaları- Bursa
600 yıllık bir tarihe sahip olan Bursa’nın Kükürtlü Kaplıcaları, iki bölümden oluşan hamam şeklinde hizmet vermektedir. Erkekler hamamı ve kadınlar hamamı olarak ayrılan kaplıcanın erkekler kısmı Sultan 1. Murad Hüdavendigar, kadınlar kısmı ise Sultan 2. Bayezid tarafından yaptırılmıştır. Yedi kaynaktan akan suyun sıcaklığı 54-84 derece arasında değişiklik göstermektedir.
Birçok kaplıcada olduğu gibi Kükürtlü Kaplıcaları’nın da romatizmal hastalıkların yanı sıra damar hastalıkları ve iltihaplı hastalıkların tedavisinde tercih edilmektedir.
Diyadin Kaplıcaları- Ağrı
Ağrı’nın güneydoğusunda bulunan Diyadin ilçesindeki Diyadin Kaplıcaları, Yılanlı, Davut, Tunca ve Köprü kaplıcaları olmak üzere geniş bir alana yayılmıştır. Sağlık turizminin önemli adresleri arasında yer alan kaplıcaların suyunun sıcaklığı 72 ile 78 derece gibi yüksek bir değerde değişiklik göstermektedir.
Orta Doğu ülkeleri tarafından çok sayıda turistin geldiği kaplıca suyunun bikarbonat, klorür, sülfat, kalsiyum, karbondioksit gazı içermesi nedeniyle cilt hastalıkları başta olmak üzere böbrek hastalıkları, romatizma ve kadın hastalıkları gibi hastalıklara iyi geliyor.
Karacasu Kaplıcaları- Bolu
Batı Karadeniz Bölgesi’nin tek kaplıcası olan Karacasu Kaplıcaları Bolu merkeze 5 kilometre uzaklıktadır. Kokusuz ve kendine özgü tadı bulunan suyun genel sıcaklığı 44 derecedir.
Kaplıca suyunun romatizmal hastalıklar, kronik ağrılar, eklem rahatsızlıkları, beyin ve sinir problemlerine şifa verdiği Sağlık Bakanlığı tarafından da tespit edilmiştir. Kaplıca alanında Sağlık Bakanlığına bağlı hastanede fizik tedavi ve rehabilitasyon hastaları da tedavi görmektedir.
Afyon Kaplıcaları
Hüdai çamur banyoları, Bolvadin Heybeli ılıcaları, Ömer ılıcası, Gecek, Gazlıgöl ve Sandıklı olmak üzere birçok kaplıcaya ev sahipliği yapan Afyon, adeta bir kaplıca cenneti. Kral Midas’ın kızının yaralarını iyileştirdiği rivayet edilen Afyon kaplıcaları, kronik bronşit, diyabet, deri hastalıkları ve kilo sorunları yaşayan kişilerin ziyaret etmesi tavsiye edilmektedir.
Nevşehir Kaplıcaları
Türkiye’nin son yıllarda hızla gelişen ve önemli turizm merkezlerinden biri haline gelen Kapadokya, peribacaları ve tarihi güzelliklerinin yanında şifalı kaynaklarıyla da turistleri cezbediyor.
Romatizmal hastalıklar, ameliyat sonrası yenilenme, bağırsak ve safra kesesi sorunları, böbrek ve idrar yolu başta olmak üzere daha birçok hastalığın tedavisi için tercih edilen Nevşehir’in kaplıcaları, sodyum, kalsiyum ve klor içeren 27 ile 93 derece arasında değişen suya sahiptir. Nevşehir’e gittiğinizde hem peri bacalarının muhteşem atmosferini yaşayabilir hem de şifalı sularında tedavi olabilirsiniz.
Sarıkaya Kaplıcaları- Yozgat
Efsaneye göre Roma krallarından birinin kızının amansız hastalığına derman olan Sarıkaya Kaplıcaları, Balkanlar Kurulu tarafından termal turizm merkezi ilan edilmiştir. Uzman doktorlar ve fizyoterapistler kontrolünde sağlık hizmeti sunan kaplıcalar, 48 derecelik suyuyla beslenme bozuklukları, mide, bağırsak, karaciğer, safra kesesi gibi birçok hastalık için şifa kaynağı olarak görülüyor.
İzmir Kaplıcaları
Bergama, Dikili, Menemen, Seferihisar ve Gülbahçe ilçelerinde şifa kaynağı olan pek çok kaplıca bulunmaktadır. M.S. 2. Yüzyıldan kalma bir hamam olan Bergama Kaplıcası, tarihi dokunun içerisinde 41-45 derece arasındaki suyuyla kronik romatizma, kadın hastalıkları ve metabolizma hastalarının tedavisinde kullanılmaktadır.
Sıcak Çermik Kaplıcaları- Sivas
Sodyum, sülfat, hidrokarbonat, magnezyum bileşimine sahip olan Sıcak Çermik’in kaplıca sularının romatizma, sinir sistemi, solunum yolu, böbrek ve idrar yolu rahatsızlıkları ve daha birçok hastalığa şifa verdiği bilinmektedir.
Sivas Belediyesi tarafından işletilen kaplıca tesisi, 457 yatak kapasiteli olup 4 ayrı termal otelden oluşmaktadır. Kaplıcalarda Cumhuriyet Üniversitesi’ne bağlı Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkez de bulunmaktadır.
Gönen Kaplıcaları- Balıkesir
Dünyaca üne kavuşmuş Gönen Kaplıcaları, Gönen çayı kıyısında konuşlanmış yeşil bir tesistir. Sıcak su kaynakları nedeniyle Antik Çağlarda “Artemea” olarak adlandırılan Gönen, eski çağlardan beri bölge halkının tatillerini geçirdikleri bir şifa kaynağı olmuştur.
Kaplıca suyunun bel ve boyun fıtığına, bel kayması, tendon rahatsızlıkları ve bazı sinir felçlerine iyi geldiği söylenmektedir. Kaplıcayı ziyarete gelmişken tesisin yanında bulunan Bizans Dönemine ait Mozaik Müzesi’ni de gezebilirsiniz.
Uğurlu Termal Kaplıcaları- Gaziantep
Gaziantep Şahinbey’de bulunan Uğurlu kaplıcaları, bir otel içerisinde modern bir tesise sahiptir. Kadın ve erkekler için ayrı havuzların yer aldığı Uğurlu tesislerinde açık bir yüzme havuzu da mevcut. Hem sağlık hem de eğlenceyi bir arada isterseniz de büyük su kaydıraklı havuzlarda gönlünüzce keyifli vakit geçirebilirsiniz. Uğurlu Kaplıcaları’nda aynı zamanda SPA hamam, sauna, buhar odası, cilt bakımı uygulamaları ve masaj olanakları da sunuluyor.
Hamamboğazı Kaplıcaları- Uşak
Uşak’ta en fazla kaplıcanın bulunduğu bölgede yer alan Hamamboğazı Kaplıcaları, hem sularıyla şifa verirken hem de çevresini saran çam ormanlarıyla adeta bir oksijen deposu.
Hamamboğazında taşıdığı minerallerine ve sıcaklıklarına göre ayrılmış Gazoz, Sarı kız ve Kara kız olarak adlandırılmış 3 bulunuyor. Sarı kız kükürtlü ve ılık olan Kara kız ise orta sıcaklıktaki sudur. Gazoz, diğer sulardan farklı olarak kükürtün yanı sıra demir ve birkaç farklı madeni içeriyor. Hamamboğazı sularının mide, Karaciğer, Bağırsak ve özellikle kronik dejeneratif romatizmal hastalıklarına şifa verdiği söylenmektedir.