Doğası, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle yerli ve yabancı turistlerin vazgeçilmez rotaları arasında bulunan Hatay’daki müze ve ören yerlerini ocak- haziran döneminde 202 bin yerli ve yabancı turist ziyaret etti.
Hatay Arkeoloji Müzesi Müdürü Ayşe Ersoy, Hatay’ın Paleolitik dönemden bugüne kadar sürekli medeniyetlere ev sahipliği yapmış çok önemli bir kent olduğunu söyledi. Hatay’ın tarihte birçok krallığa da başkentlik yapan kadim bir şehir olduğunu anlatan Ersoy, kentin çok sayıda zenginliği barındırdığını belirtti.
Ersoy, sahip olduğu doğal güzellikleri, tarihi dokusu ve kültürel yapısıyla kentin her yıl çok sayıda ziyaretçiyi ağırladığını dile getirdi.
“İspanya, Amerika ve özellikle Kore’den ziyaretçi geliyor”
Kente gelenlerin ziyaret ettiği yerlerin başında Hatay Arkeoloji Müzesi’nin geldiğini aktaran Ersoy, şöyle devam etti: “Müzemiz, 10 bin metrekarelik bir alana sahip ve 3 bin 500 metrekarelik mozaik sergileme alanıyla dünyanın en büyük mozaik müzesidir. Mozaiklerimiz Roma dönemi villalarının, palestraların ve resmi kurumların tabanlarında bulunan mozaiklerdir. Müzemize çok sayıda ziyaretçi geliyor. Geçen yıl pandemi nedeniyle ziyaretçi sayımız ilk 6 ayda 20 bin olmasına rağmen bu yıl 96 bin oldu. Anadolu’nun tüm bölgelerinden gelen çok sayıda kişi müzemizi ziyaret ediyor. Özellikle hafta sonları bir ziyaretçi patlaması yaşanıyor. Bu da bizi çok memnun ediyor. İspanya, Amerika ve özellikle Kore’den ziyaretçi geliyor. Bu kadim, güzel mozaikleri görmeleri için şehrimize tüm ziyaretçilerimizi bekliyoruz. Yıl sonuna kadar müzemizi 250 bin kişinin ziyaret edeceğini tahmin ediyoruz.”
Ersoy, Hristiyanlar için hac yeri olarak kabul edilen St. Pierre Kilisesi’nin de ziyaretçilerin ilgisini çeken önemli yerlerden biri olduğunu söyledi. St. Pierre Kilisesi’nin mağara kilise özelliği taşıdığını belirten Ersoy, “Kilisemiz dünyanın ilk mağara kilisesi ve Hristiyanların ilk ‘Hristiyan’ adını aldığı yer. Geçen yıl pandemi nedeniyle maalesef ilk 6 ayda 17 bin kişi ziyaret etmişti. Bu sene aynı dönem itibarıyla 71 bin ziyaretçiye ulaştı. Hatay’a gelen ziyaretçilerimizin mutlaka gezip görmesi gereken bir kilisedir.” diye konuştu.
Ersoy, Hatay’a gelen yerli ve yabancı ziyaretçilerin görmeden gitmemesi gereken yerlerden birinin de Titus Tüneli ve Beşikli Mağara olduğunu dile getirdi. Titus Tüneli’nin Roma döneminde insan eliyle yapıldığını anlatan Ersoy, “Titus Tüneli, dağdan gelen sel sularının limana dolmasını önlemek için bin esirin ellerindeki murçlarla yaptığı bir tüneldir. Aynı bölgede bulunan Beşikli Mağara ise Seleucia Pieria Antik Kenti’nin nekropol alanıdır. Geçen yıl ocak-haziran ayları arasında Titüs Tüneli ve Beşikli Mağara’yı 16 bin kişi ziyaret etti. Bu yıl itibarıyla da ilk 6 ayda 35 bin kişi gezdi.” dedi.
Ersoy, Hatay Arkeoloji Müzesi, St. Pierre Kilisesi, Titus Tüneli ve Beşikli Mağara’yı yılın ilk 6 ayında toplamda 202 bin yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiğini söyledi.
Müze ve ören yerlerini gezen ziyaretçiler memnun
Hatay Arkeoloji Müzesi’ni Bursa’dan gezmeye gelen Ersin İhtiyaroğlu, tarihiyle, kültürüyle ve yemekleriyle kenti çok güzel bulduğunu ifade etti. İlk kez gezdiği Hatay Arkeoloji Müzesi’nde adeta tarihe yolculuk yaptığını belirten İhtiyaroğlu, herkesin burayı ziyaret etmesi gerektiğini dile getirdi.
İzmir’den St. Pierre Kilisesi’ni görmeye gelen Serkan Kaya da Hatay’da gezilmesi ve görülmesi gereken çok yerin bulunduğunu aktardı. Hatay’da en merak ettiği yerin St. Pierre Kilisesi olduğu aktaran Kaya, “Hristiyan adının doğduğu yeri merak ediyordum. Kiliseyi gördüm ve gayet memnun kaldım. Ülkemizin tüm tarihi yerlerini gezmeye çalışıyorum. Hatay’a geldiğime pişman olmadım. Gayet güzel yerleri var. Herkesin görmesini tavsiye ederim.” ifadelerini kullandı
Titus Tüneli ve Beşikli Mağara’yı gezen Mustafa Soy, eşiyle İstanbul’dan geldiklerini belirterek, şunları kaydetti: “Hatay’ı çok beğendim. Titus Tüneli ve Beşikli Mağara çok hoşumuza gitti. O zamanda yapılmış olan mühendislik harikasına ve tünelin uzunluğuna baktıkça gerçekten başarılı yapılmış olduklarını söyleyebilirim.”
