Antalya’nın Demre ilçesindeki Likya Uygarlıkları Müzesi, Likya Birliği kentlerinden çıkarılan tarihi eserlerle Likya uygarlığını bugüne taşıyor. Binası da tarihi kalıntı olan müze, dünyada farkındalık yaratan müzelerden biri. Aynı zamanda önündeki Noel Baba Kuş Cenneti ile iç içe olması da müzenin farkındalığını artırıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik başkanlığında 2009 yılında başlatılan Myra-Andriake kazılarında ortaya çıkarılan Myra Antik Kenti’nin limanı olan Andriake Liman Kenti, açık hava müzesi haline getirildi. Kazılarda ortaya çıkarılan ve bir bölümü yıkık halde bulunan, milattan sonra 129 yılından kalan Hadrian Granaryum’u dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın destekleriyle kapalı müze haline getirilip, adı ‘Likya Uygarlıkları Müzesi’ oldu. 2013’te başlayan müze çalışmaları tamamlanarak 25 Haziran 2016’da, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı ile müze inşaatını başlatan eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın katıldığı törenle ziyarete açıldı.
2 BİN 240 ESER SERGİLENİYOR
Likya Uygarlıkları Müzesi, 7 birleşik büyük odadan meydana gelen 2 bin 400 metrekarelik kapalı alandan oluşuyor ve 1070 metrekarelik teşhir alanı bulunuyor. Kapalı alanda 9 Likya Birliği kentinde yapılan kazılarda gün ışığına çıkarılan 2 bin 240 eser sergileniyor. Bu eserlerden 515’i sikke, 1720’si arkeolojik, 5’i de etnografik eser. Myra, Patara, Xanthos, Andriake, Tılos, Arykanda, Pınara, Antiphellos ve Olimpos antik kentleri ile Aziz Nikolaos Anıt Müzesi kazılarından çıkarılan eserler, bu müzede sergileniyor. Likya, Roma ve Bizans dönemlerini kapsayan eserler arasında mutfak eşyaları, altın takılar, mermer heykeller, kaplar, gözyaşı kutuları, ikonlar, Aziz Nikolaos Kilisesi’nin çanı, toprak ve cam eşyalar yer alıyor. Müze içinde ve dışındaki canlandırmalarla Andriake Liman Kenti de bugüne taşınıyor.
9 BİN 645 KİŞİ ZİYARET ETTİ
Açık hava müzesi olan Andriake Liman Kenti’nde ise liman yapıları, ticaret agorası, kilise yapıları, hamam, işlikler, Yahudi tapınağı, yer altı su sarnıcı, anıtlar, tarihi tekne ve gemilere yük yükleme aletleri yer alıyor. Giriş ücretinin 12,5 lira olduğu Likya Uygarlıkları Müzesi’ni bu yılın ilk 6 ayında 9 bin 645 kişi ziyaret etti. Müzeye olan ilgi ise her geçen gün artıyor.
‘BU ŞEKİLDE KORUNMASI ÇOK İYİ’
Likya Uygarlıkları Müzesi’ni ilk kez gezen Gökhan Korkusuz, “Bu tür müzelerin korunması hem bizim için hem de gelecek nesiller için iyi olmuş. İçeride müzede hep eski yapıtlar, tarihi kalıntılar mevcut. Çok fazla sayıda mevcut. Bunların bu şekilde korunması çok iyi” dedi.
‘ÇOK GÜZEL BİR MÜZE’
Müzeyi gezen Zehra Karataş da “Bu bölge Likya uygarlığının beşiği. Likya Birliği kentlerinden çıkarılan eserler, bu müzede sergileniyor. Kesinlikle çok güzel bir müze. Bu bölgede bu müze kesinlikle gezilip, görülmesi gereken bir yer” dedi.
