İstanbul Valiliği tarafından organize edilen ‘Ecdattan Yadigar Geleceğe Emanet’ projesi kapsamında İstanbul’un kaybolan ve kaybolmaya yüz tutmuş 1000 tarihi eseri ihya edilecek.
İstanbul Valiliği’nin koordinasyonu ve ilçe belediyelerinin destekleriyle başlayan Yadigar Projesi’nin tanıtım toplantısı, Vali Davut Gül’ün konuşmalarının ardından, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz’ın moderatörlüğünde, tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın ‘Yadigar’ başlıklı söyleşisiyle İstanbul Valiliği’nde gerçekleşti.
Vali Davut Gül, konuşmasının başında projenin ismi olan ‘Yadigar’ adının nasıl belirlendiğini anlattı. X (twitter) hesabı üzerinden bir anket yaparak ‘Yadigar’ isminin daha fazla oy alarak seçildiğini ifade etti.
Kaybolan 180 eser yeniden inşa ediliyor
Vali Gül, konuşmasında ecdattan gelen eserlerin sonraki nesillere aktartılması için 3 yıllık süreç içinde toplamda 1000 eserin ihyasını gerçekleştireceklerini söyledi. Günümüze kadar ulaşmamış ancak tescilli olan 180 eserin aslına uygun şekilde inşa edileceğini belirten Gül, “Bu 1000 eserin şu an 148’i çeşme, 77’si diğer sivil mimari eser olmak üzere 225 tanesinin çalışması fiilen başladı.” dedi. Ayrıca 2014 yılında kurulan Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) tarafından toplamda 344 eserinde restore edildiğini ifade etti.
Yadigar Projesi’nin kaynağının kültür katkı payı olduğunu belirten Vali Gül, projeyi himaye eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, ilçe belediyelerine ve üniversitelere teşekkür ederek, eserlerin gelecek nesillere aktarılmasının birinci öncelik olduğunu belirtti.
Ortaylı: “Yadigar Projesi’nde 3 aşamalı bir değişim ön görülüyor”
Davut Gül konuşmasının ardından, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz’ın moderatörlüğünde tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı ile proje kapsamında söyleşi gerçekleşti. İstanbul için bir kontrol mekanizmasının kurulması gerektiğini ifade eden İlber Ortaylı, “Proje kapsamında 3 aşamalı bir değişim ön görülüyor. İlk aşama İstanbul’daki kayıtlı eski eserlerin tespiti ve yok olanların yeniden ihyası, ikinci safha 1000 eser tespit edildikten sonra çocuk kütüphanelerinin genişletilmesi ve üçüncüsü ise şehrin siluetinin ve kendinin korunmasıdır.” dedi.
Halka da sorularak çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayan İlber Ortaylı, medeni milletlerin sadece arşivler, mühendis ve mimarlarla değil halka da sorarak çalışmalar yaptığını aktardı.
“Bizans mirasının tahribi için önce Osmanlı’nın tahrip edilmesi gerekir”
Tarihi kazı ve çalışmalarla ilgili de konuşan Ortaylı, “Türkiye’de şöyle bir laf vardır, ‘Bizans mirası tahrip ediliyor.’ Bunun kadar yalan bir laf olamaz. Bu bir katman meselesi. Bizans mirasının tahrip edilmesi için önce Osmanlı’nın tahribi gerekir. Nitekim de öyle olmuştur. 15. asır çok önemli bir asırdır. Onların hepsi yok olmuş gitmiştir.” ifadelerini kullandı.
“İstanbul ve Bursa kurtarılmazsa 700 yıllık tarih çöp olur”
“Bazı eserler birbirine bağlıdır. Ayasofya’nın yer altı sistemine dikkat etmediğiniz takdirde aynı sistem Topkapı Sarayı’nın altında olduğu için orası da gider. Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan iken kuyumcuların imalat kısımlarını, atölyelerini buradan çıkarmak için karar aldı ve üstünde durdu. Bürokrasinin alt katmanı buna dikkat etmiyor ve adamlar çıkmadılar. Halbuki altın işlenen yerlerin kalıntılarının eski eserleri tahrip ettiğini herkes biliyor. Bunlara yer de gösterildi ama yarısı bile gitmedi. Onların işine gelen şey tarihin ve milletin işine gelmesi gerekmiyor. Türkler böyle garip bir zengin formundadır. O yeni zenginlikten kurtulmak lazım. Yeni zenginlikten kurtulacağımız iki tane büyük merkez, şu anda tahrip olan İstanbul ve Bursa’dır. Buraları kurtarmadıkça bu memleketin 700 senesi çöpe gitmiş demektir. Sakinlerinin de bundan haberi yoktur. Bunun mesuliyeti herkese aittir.”
“Tamamen kaybolmuş kültürel miraslarımızı ihya ediyoruz”
Ecdattan Yadigar Geleceğe Emanet Projesi’nin protokol imza töreninde konuşan Fatih Belediye Başkanı M. Ergün Turan da, “Fatih Belediyesi olarak 2019’dan itibaren 550 adet kültürel mirasımıza yürüttüğümüz proje, bakım-onarım ve restorasyon çalışması ile dokunmuş olduk. Bunların yaklaşık 250 tanesi metruk durumda olan ve detayları kaybolmak üzere olan ahşap sivil mimarlık örneği yapılardı. Bunları 3 boyutlu taramalarını yaparak rölövelerini hızlıca çizdirdik.
Yoğun olarak çalıştığımız diğer bir konu tarihi çeşmelerimiz. 137 tane tarihi çeşmemizi proje kapsamına aldık. Projesi onaylanan 111 adetinde onarım yapıyoruz; 70 tanesinin onarımını da geçtiğimiz hafta ile tamamlamış olduk. Ecdadımızdan kalan kültürel mirasımızın korunması ve geleceğe aktarılması için durmaksızın çalışmalarımıza devam ediyoruz.” dedi.
Program sonunda projede yer alan belediyelerden Fatih, Eyüpsultan, Üsküdar, Beyoğlu, Kağıthane, Silivri belediye başkanları ve ilçe kaymakamlarıyla proje protokolü imzalandı.