Amerikalı sanatçı Andrew Scott kırık cam eserleri ve kavramsal çerçeveleriyle sanatı dünyasına yenilikçi bir çerçeveden bakıyor. Çerçevenin içinde ve dışındakini yapısı bozulsa da bozulmasa da bir anlamda buluşturan sanatçı @andrewscott_art çerçeveyle sanat arasındaki çizgiyi sürekli olarak bulanıklaştırarak sanata yeni bir boyut kazandırıyor. 1991 yılında doğan sanatçı çocukluğunda camın parçalanmış haline ve parçalanma sonucunda ortaya çıkan şekillere duyduğu hayranlığı ileriki yıllarda farklı çağdaş sanat tarzına dönüştü.
İnsan duygularının karanlık ve aydın yönlerini sanat eserlerinde araştıran sanatçı Andrew Scott, bu konuda insan psikolojisini öne çıkarıyor. Sanat eserlerinin iç dünyasındaki bir yolculuğu temsil ettiğini belirten Andrew Scott: “Çalışmalarım umut, azim ve büyümenin yanı sıra mücadele, melankoli ve iç gözlemin güzelliğini ifade ediyor.” diyor.
Özgün tasarımlarıyla bir adım önde olan sanatçı, önce hikayesini kara kalemle çiziyor, ardından bu hikayeyi bir çerçevenin içine yerleştiriyor ve son olarak bazen çerçeveyi bir bütün olarak bırakırken bazen çekiç yardımıyla kırılan camın ardından ortaya çıkan şekilleri sunuyor.
