Binlerce yıllık tarihi, doğal yapısı ve cildi tedavi etme özelliğine sahip olduğuna inanılan çamuruyla ünlenen Lut Gölü, Ürdün’ü ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettiği mekanların başında geliyor.
Ürdün, İsrail ve Filistin (Batı Şeria) arasındaki sınır hattında yer alan Lut Gölü, deniz seviyesinin 422 metre altında bulunuyor. Tuz oranının yüksekliğinden dolayı canlı yaşamının olmadığı göl, “Ölü Deniz” olarak da adlandırılıyor.
Yüzeyi ve kıyıları “dünyanın en alçak noktası” olarak kabul edilen 300 metre derinliğindeki göl kıyılarının büyük bölümü tuzdan oluşuyor.
Tarihi geçmişi ve doğal manzarasıyla dünyanın farklı ülkelerinden turistlerin ilgisini çeken Lut Gölü’nün suyu ve çamurunda yoğun olarak magnezyum, kükürt, potasyum ve brom gibi çeşitli mineraller bulunuyor. Bu nedenle göldeki su ve çamurun, cilt hastalıklarına iyi geldiği belirtiliyor.
Ayrıca göl suyundaki çok sayıda mineral, suyun kaldırma gücünü de artırıyor. Ziyaretçiler, bu özelliği nedeniyle hiçbir çaba harcamadan su yüzeyinde kalabiliyor.
Gölün Ürdün sınırındaki kıyılarında ise birçok turistik tesis faaliyet gösteriyor.
Tesislerin dışında bazı bölgelerde göle girilebiliyor. Araçlarıyla buralardaki park alanlarına gelen turistler, engebeli alanlardan inerek tuzla kaplı kıyılardan göle ulaşabiliyor.
Başkent Amman’a yaklaşık 50 kilometre mesafede bulunan Lut Gölü’nden çıplak gözle İsrail’e ait kıyılar görülebiliyor.