Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 6. Uluslararası Ankara Turizm ve Seyahat Fuarı’na katıldı. Fuara Yılmaz’ın yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ankara Valisi Vasip Şahin, Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran ve birçok vatandaş katıldı. Yılmaz, sözlerinin başında, ülkemizi “81 il 12 ay turizm” anlayışıyla buluşturan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ve başarı dileklerini iletti. Yılmaz, Türkiye Yüzyılı’nda 2’inci büyük ekonomik merkezi olarak Ankara’nın öncü bir rol oynayacağına inandıklarını ifade etti.
Yüz yıllık birikimi olan, tecrübesi olan bir cumhuriyete sahip olunduğuna işaret eden Yılmaz, “Büyük kazanımlara sahibiz. İşte bu sağlam zemin üzerinden şimdi ikinci yüzyılımıza başlangıç yapıyoruz. Bu Yüzyılı, Türkiye Yüzyılı olarak isimlendiriyoruz. Türkiye Yüzyılının öncü şehirlerden biri yine Ankara olacaktır. Nasıl ki cumhuriyetimizin kuruluşuna, başkentlik yaptıysa Türkiye Yüzyılının da başkenti Ankara olmaya devam edecektir” dedi.
Turizm’in, farklı kültürleri tanımaya, yeni yerler görmeye, diğer yaşam tarzlarıyla tanışmaya olanak tanıyan bir alan olduğuna değinen Yılmaz, “Kendi içinde sağladığı ekonomik değere ilave olarak yeni ilişkilerin gelişmesine çok çeşitli alanlarda yeni kapılar açılmasına vesile olan bir sektör. Sadece ekonomik bir alan değil, toplumlar arası ilişkileri geliştiren, aslında dünyanın huzuruna, barışına da büyük katkılar sunan bir alan” ifadelerini kullandı.
Son yıllarda özellikle ulaşım ve teknolojide yaşanan dönüşümler turizm sektörünü ve tüketicilerin talebini önemli ölçüde etkilediğinin altını çizen Yılmaz sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“ Sektör bugün dünya ekonomisinde en hızlı gelişen ve genişleyen alanlardan biri haline gelmiştir. Oluşturduğu istihdam, dış ticaret açıklarının kapatılmasına sağladığı katkı, kalkınma, yerel ve ulusal düzeyde her bakımdan turizm, makro politikalarımız açısından da kilit role sahip öneme sahip sektörlerden biridir.”
12. Kalkınma Planın geçilen günlerde mecliste kabul edildiğini hatırlatan Yılmaz, “Oradaki amacımız cari açığımızı sıfır seviyelerine doğru yaklaştırmak. Burada turizmin çok önemli bir katkısı olacak. Türkiye mal ticaretinde daha fazla açık veren bir ülke ama hizmet ticaretinde fazla veren bir ülke. Bu çerçevede turizm makro politikalarımızın da çok önemli bir parçası. 2033 beklentilerine baktığımızda dünyada 15 buçuk trilyon dolarlık bir büyüklükten, ekonomik katma değerden bahsediyoruz. Yine 430 milyon kişilik bir istihdam rakamından, dünya ölçeğinde bahsediyoruz. Dolayısıyla bu pastadan ülkemizin daha fazla pay alması en büyük amaçlarımızdan bir tanesi” dedi.
“Küresel salgın döneminde tüm dünya gibi biz de etkilendik ama salgın sonrası dönemde en başarılı ülkelerden biri olduk”
Turizmi sadece deniz, kum, güneşten ibaret olmadığını ifade eden Yılmaz, “Deniz, kum, güneş elbette önemli. Çok sürükleyici alanlar. Ama biz hiçbir zaman turizmi, kum, deniz, güneşten ibaret de görmedik. Bunlar önemli ama bunların yanına mutlaka farklı turizm alanlarını da koymalıyız diye düşündük. Kültür, doğa, tarih, sağlık, termal, kış, kongre ve eko turizm gibi pek çok alanla turizmimizi çeşitlendirdik. Küresel salgın döneminde tüm dünya gibi biz de etkilendik ama salgın sonrası dönemde en başarılı ülkelerden biri olduk. En hızlı bir şekilde salgının etkilerini atlatıp salgın öncesinin de üstüne çıkan bir performans sergiledik” ifadelerini kullandı.
“Orta Vadeli Program çerçevesinde yıl sonu hedefimiz 55 milyar doları aşmak”
Orta Vadeli Program çerçevesinde yıl sonu hedeflerinin 55 milyar doları aşmak olduğunun altını çizen Yılmaz, “Ülkemize gelen yabancı turist sayısı son 20 yılda 3.4 kat artmış durumda. 2022 yılında 51.4 milyon kişiye ulaştık. Yani 50 milyon sınırını aştık. Bundan da daha önemli olan 45.2 milyar liralık bir turizm gelirine ulaşmış olduk. Bu yılın ilk 9 ayında da 42 milyar dolara ulaşmışız. Orta Vadeli Program çerçevesinde yıl sonu hedefimiz 55 milyar doları aşmak. Tabii çevremizde birçok olumsuzluklar yaşıyoruz maalesef. Kontrol edemediğimiz bazı jeopolitik gelişmeler ister istemez bütün bu süreçleri etkiliyor. Ama buna rağmen inşallah hedeflerimizi tutturacağız” şeklinde konuştu.
Katma değer yüksekli turizm sektörü oluşturduklarına işaret eden Yılmaz, “2017 yılı sonunda kişi başı gecelik getiri turizmde 65 dolarmış sadece. Sayın bakanımız da hep bunu vurgular, altını çizer. Turist sayısına veya işte başka şeylere bakmayın. Gecelik getiriye bakın der haklı olarak. Bu bazda baktığımız zaman bu 65 doların kişi başına gecelik getiri olan iki bin yirmi iki yılında seksen dokuz dolara çıktığını görüyoruz. 2023 yılında ise yani içinde bulunduğumuz yıl 100 dolara ulaşmış durumda. Bu şu anlama geliyor. 2017’den 2023 çok kısa bir sürede gecelik kişi başı gelir yüzde 55 artmış dolar bazında. Bunun anlamı şu Türkiye artık çok daha katma değeri yüksek bir turizm sektörüne sahip. İnşallah daha da yukarıdaki rakamları görürüz” şeklinde konuştu.