Batı Balkan ülkesi Bosna Hersek’in güneyindeki Mostar, kültürel ve tarihi zenginlikleri, doğası ve büyüleyici güzellikleriyle ziyaretçilerini sonbaharda da büyülemeye devam ediyor.
Ziyaretçilere görsel şölen sunan doğasının yanı sıra kültürel zenginlikleriyle de dikkati çeken Mostar, hem yaz hem de sonbaharda ülkeye gelen turistlerin en çok uğradığı şehirler arasında yer alıyor.
Bosna Hersek denince ilk akla gelen şehirlerden Mostar, 1992-95’teki Bosna Savaşı zamanında yaşanan hüzünlü anılarıyla görenleri kendisine hayran bırakıyor.
Mostar Köprüsü 1566’da inşa edildi
Mimar Sinan’ın öğrencisi Mimar Hayrettin tarafından 1566’da inşa edilen tarihi Mostar Köprüsü’ne ev sahipliği yapan Mostar, zümrüt yeşili rengiyle bilinen Neretva Nehri ile de ziyaretçilerini büyülüyor.
Hırvat Savunma Konseyine (HVO) bağlı topçu birliklerinin 8 Kasım 1993’te başlattığı yoğun top atışlarına dayanamayan Mostar Köprüsü, bir gün sonra saat 10.16’da yıkıldı.
Asırlar boyunca farklı kültür ve medeniyetleri birbirine bağlayan bu köprünün yıkılması, Bosna’daki savaşta dünya kamuoyunun en fazla tepkisini çeken olaylardan biri oldu.
Türkiye’nin de aralarından bulunduğu bazı ülke ve uluslararası kuruluşların desteğiyle aslına uygun olarak yeniden inşa edilen Mostar Köprüsü, 2004’te görkemli bir törenle açıldı.
UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’ne 2005’te eklenen Mostar Köprüsü ve iki yakasına uzanan eski Mostar şehri, farklı etnik grup ve dinlere ev sahipliği de yaparken, köprü üzerinden Neretva’nın zümrüt yeşili sularına düzenlenen atlayışlar sonbaharda da devam ediyor.
Eğik Köprü 464 yıldır ayakta
Mostar Köprüsü inşa edilmeden önce Mimar Hayrettin tarafından deneme amaçlı 1558’de yaptırıldığı söylenen “Eğik Köprü” Radobolja Nehri’nin üstüne bulunuyor.
Ülkede 1999’da meydana gelen sel felaketinde yıkılan köprü, UNESCO tarafından 2002’de orijinaline uygun yeniden inşa edildi.
Köprü çevresindeki bahçeli kafe ve restoranlar turistlere hizmet vermeyi sürdürüyor.
Kujundziluk çarşısı
Eski Mostar içerisinde yer alan ve küçük dükkanlardan oluşan çarşı, eskiden 500’e yakın zanaat atölyesine ev sahiplik yapmış olmasıyla biliniyor.
Şehre gelen turistlerin hediyelik eşya aldığı ve bakırcılık zanaatını devam ettiren esnaflarıyla canlılığını koruyan Kujundziluk aynı zamanda UNESCO koruması altında yer alıyor.
Koski Mehmed Paşa Camisi
Mostar Köprüsü’nden yaklaşık 150 metre uzaklıkta bulunan Koski Mehmed Paşa Camisi, Mehmed Koska tarafından 1618’de yaptırıldı.
Ülkedeki savaşta 1993’te caminin yıkılan minaresi kısa süre sonra tekrar yenilendi.
Kare şeklinde olan yapı, konumu ve iç süslemeleri itibariyle şehrin en güzel camilerinden biri olarak adlandırılıyor.
Nasuh Ağa Camisi 458 yıldır ibadete açık
Mareşal Tito Caddesi’nde bulunan ve 1564’te yaptırıldığı düşünülen Nasuh Ağa Camisi, hem mimari yapısı hem de yanı başındaki şehitlik nedeniyle yerli halk ve turistler tarafından, şehirde en çok ziyaret edilen camiler arasında yer alıyor.
Yaklaşık 458 yıldır ibadete açık olan cami, şehirde okul, dükkan, değirmen gibi birçok eser bırakan Nasuh Ağa tarafından yaptırıldı.
Fatima Kadın Sariç Saat Kulesi zamana tanıklık ediyor
Yüzyıllardır zamana tanıklık eden kule adını, yaptırılmasına vesile olan Fatima Kadın Sariç’ten alıyor.
Nasuh Ağa Camisi’nin yan tarafında bulunan 1600’lü yılların başında yaptırıldığı düşünülen ve 1838’de içine 250 kilogramlık bir çan yerleştirilen saat kulesi, Osmanlı’da bir kadın tarafından yaptırılan tek saat kulesi olarak biliniyor.
Fortica seyir tepesi
Şehrin en yüksek tepelerinden Fortica’da bulunan cam zeminiyle ziyaretçilerini korkutan “Sky Walk”, şehrin yeni adrenalin noktaları arasında yer alıyor.
Ziyaretçilerin dinleneceği bir kafenin de bulunduğu tepe şehrin tamamını gören manzaraya sahip olması nedeniyle yerli ve yabancı turistlerin şehirdeki yeni uğrak merkezi olarak anılıyor.
“Eski atmosferini hiç kaybetmemiş”
Şehirde sonbahar mevsimindeki yüzlerce turistten biri olan Ankara’dan gelen Salih Türker, şehirle ilgili düşüncelerini aktardı.
Mostar’a ilk kez geldiğini ancak şehri sıcak bulduklarını ifade eden Türker, “Mostar, tarihi mekanlarıyla gayet güzel bir yer. Eski birçok yapıyı gördük ve gayet beğendik. Sokakları eski ve tarihi, eski atmosferini hiç kaybetmemiş. Çok beğendik, gayet güzel bir şehir.” dedi.