1228’de Mengücekli Beyliği döneminde Ahmet Şah ve Melike Turan Hanım tarafından inşa ettirilen yapı, “Anadolu’nun El Hamrası” olarak anılıyor. Yaklaşık 800 yıl boyunca ihtişamını koruyan cami, üzerinde işlenen 10 bin farklı motifle dikkat çekiyor.
Uzman Sanat Tarihçisi Yunus Budaktaş, caminin 13. yüzyıl Türk ve Anadolu sanatına damga vurduğunu belirterek, 2015’te başlayan restorasyonun 2024’te tamamlandığını ve caminin ibadete açıldığını söyledi.
Divriği Ulu Camii’nin dört taç kapısında bulunan bezemeler ve batı kapısında yaz aylarında beliren erkek silueti gibi ögeler, camiyi sanatsal anlamda benzersiz kılıyor.
Budaktaş, eserin Türkiye ve dünyada önemli bir şaheser olduğunu belirterek, Divriği’nin turist akınına uğradığını ifade etti.
Özellikle Doğu Ekspresi gibi ulaşım imkanlarının artmasıyla, Divriği’ye olan ilgi her geçen gün artıyor. İlçe, tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra gastronomik lezzetleriyle de ziyaretçilerini cezbediyor.