UNESCO’nun Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer alan ve Osmanlı’nın Anadolu’daki en seçkin eserlerinin başında gelen Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesindeki Tarihi İshakpaşa Sarayı, geçen yıl Kovid-19 salgınına rağmen 226 bin 600 kişiyi ağırlayarak son 9 yılın en yüksek ziyaretçi sayısına ulaştı.
Doğu Anadolu Bölgesi’nin en önemli tarihi ve turizm mekanlarından Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesindeki tarihi İshak Paşa Sarayı, mimarisi, tarihi ve görkemli yapısıyla Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden her yıl turistleri ağırlıyor.
İlçe merkezine 7 kilometre uzaklıktaki “kartal yuvası”nı ardından 1900 rakımlı tepenin üzerine kurulan tarihi saray, Osmanlı, Selçuklu, Barok ve Rokoko mimarisiyle dikkati çekiyor.
Barındırdığı tarihi mekanlar dolayısıyla “Medeniyetler geçidi” olarak adlandırılan bölgede Osmanlı’nın Lale Devri’nde inşa edilen ve UNESCO’nun Dünya Miras Geçici Listesi’nde bulunan saray, yerleşkesindeki cami, odalar, surlar, türbe, iç ve dış avlular, divan ile harem salonlarıyla misafirlerinin beğenisini topluyor.
Görkemi ve duvarlarındaki çeşitli süslemeleri ziyaretçilerden ilgi gören ve Büyük Selçuklu Devleti’nin de süsleme sanatının izlerini taşıyan ecdat yadigarı saray, yılın her mevsimi ziyaretçilerine kapılarını açıyor.
Her mevsim ayrı güzelliğe bürünen İshak Paşa Sarayı, kışın da çevresini kaplayan kar örtüsüyle ziyaretçilerini ağırlıyor.
Son yıllarda tur acentelerinin bölgeye ilgisinin artmasıyla her geçen gün ziyaretçi sayısı artan tarihi saray, ilin turizmine önemli katkı sağlıyor.
ECDAT YADİGARI GEÇEN YIL REKOR SAYIDA ZİYARETÇİ AĞIRLADI
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verilere göre, kışın zorlu geçtiği bölgedeki tarihi sarayı 2012 yılında yerli ve yabancı 243 bin 873, 2013’te 96 bin 858, 2014’te 87 bin 172, 2015’te 44 bin 602, 2016’da 56 bin 484, 2017’de 92 bin 830, 2018’de 121 bin 94 kişi ziyaret etti.
Ziyaretçi sayısında dönem dönem düşüş ve yükselişler yaşanan ecdat yadigarı saray, 2019’da 167 bin 871 ziyaretçi, 2020 yılında ise Kovid-19 salgın sürecinde bir süre kapalı kalmasına rağmen 118 bin 63 kişiyi ağırladı.
2021 yılında ise 226 bin 600 kişiyle önceki senenin ziyaretçi sayısının iki katına yakın bir ziyaretçi rakamına ulaşan saray, geçen yıl en çok ziyaretçiyi 56 bin 802 kişiyle temmuz ayında, en az ziyaretçiyi ise 1913 kişiyle ocak ayında konuk etti.
Şu sıralar çevresi kar yağışı dolayısıyla tamamen beyaz örtüyle kaplı olan İshak Paşa Sarayı’nı bu yılın ocak-şubat aylarında toplam 20 bin kişi gezdi.
İSHAK PAŞA SARAYI BÜYÜLÜYOR
Ziyaretçi sayısının artırılması hedeflenen sarayı gezen turist rehberi Selçuk Kuşarı, AA muhabirine, 15 yıldır profesyonel turist rehberliği yaptığını ve yoğun olarak Güneydoğu ile Doğu Anadolu bölgelerine geziler yaptıklarını söyledi.
İshak Paşa Sarayı’nın çok etkileyici olduğunu belirten Kuşarı, şöyle konuştu:
“Doğu Anadolu Bölgesi ülkemizde görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. ‘Masalsı toprakların diyarı’ diyebileceğimiz bu bölgeden ziyaretçilerimizle gezdiğimiz her noktada çok olumlu mesajlarla dönüyoruz. Van’daki Akdamar Kilisesi, Ağrı’daki İshak Paşa Sarayı, Kars’taki Ani Ören Yeri gibi çok güzel tarihi mekanlarımız var. İshak Paşa Sarayı ziyaretçilerini adeta büyülüyor, yapımı 99 yıl sürmüş bu sarayda taşı adeta nakış gibi örmüşler. Burası muazzam. Ziyaret edenlerin mesajları çok güzel oluyor. Daha önce gelmedikleri için pişmanlık duyan ya da imkanı olursa sadece sarayı görmek için gelmek isteyen bir çok kişiyle karşılaştım.”
Ziyaretçilerden Zeray Tütüncüler ise Gaziantep’ten 17 kişiyle İshak Paşa Sarayı’na geldiklerini ve sarayın mimarisini beğendiklerini dile getirerek, kar örtüsünün çevreye güzel manzara kattığını anlattı.
“SARAYI MUHTEŞEM ÖTESİ BULDUM”
Berin Kılıç da İshak Paşa Sarayı’nı ilk defa gördüğü ve bundan dolayı çok mutlu olduğunu ifade ederek, “Bence hem Türkiye’den hem de yurt dışından herkesin gelip burayı görüp gezmesi lazım. Sarayı muhteşem ötesi buldum. Bugüne kadar birçok yer gezdim ama bura çok farklı, çok büyüleyici tarzı var ve buradan çok etkilendim. Kar yağıyor ve muhteşem bir görüntü var. İlkbaharda olmamıza rağmen mevsim hiç bahar gibi değil sanki aralık ve ocak aylarında gelmişim gibi. Yaz aylarında buranın çok güzel olduğunu söylediler. Bence insanların buraya hem yaz hem de kışın gelmesi lazım.” dedi.