Şanlıurfa’da yer alan ve kente hakim konumuyla dikkati çeken tarihi Urfa Kalesi’nde yürütülen kazılar, bölgenin tarihine ışık tutuyor.
Geçmişin izleri aranıyor
Kuruluş tarihi tam olarak bilinmeyen, sur duvarlarının milattan sonra 9. yüzyılda Abbasiler döneminde yapıldığı tahmin edilen Urfa Kalesi’ndeki kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izin ve destekleriyle Prof. Dr. Gülriz Kozbe başkanlığında 5 yıldır sürüyor.
Kalenin tarihini, arkeolojik veriler ele geçmeden söylemelerinin mümkün olmadığını belirten Kazı Başkanı Prof. Dr. Gülriz Kozbe, şunları kaydetti:
“Bugün bulduğumuz en erken veri, MÖ 3. yüzyılda sarayın da olduğu dönemdir. Ancak bugün gördüğümüz sur duvarları o döneme ait değil. MS 9. yüzyılda Abbasiler ilk kez sur duvarlarıyla çeviriyorlar. 18. yüzyıla, 19. yüzyıla kadar burası farklı kültürlerin, uygarlıkların önemli kalesi oluyor. Önemli ticaret yolları üzerinde olduğu için ve bereketli, verimli bir araziye sahip olduğu için her daim farklı farklı kültürler tarafından kullanım görmüş bir kaleyle karşı karşıyayız.”
Kalede restorasyon yapılacak
Prof. Dr. Kozbe, Urfa Kalesi’ni ziyaretçi kabul edilen eski günlerine kavuşturmayı istediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Bütün çabamız arkeolojik kazıları hızlandırıp restorasyonu tamamlayıp burayı ziyarete açmak. Hedefimiz 2022 yılına kadar 2 yıl içinde bunu tamamlamaktı. Biraz programımız sarktı ve arkadan 2023’ün Şubat ayında o vahim deprem felaketi meydana gelince ister istemez bizim de kalemiz özellikle sur duvarlarının kuzeydeki ve güney doğudaki kesimi çok tahrip gördü. Derzlerde boşalmalar söz konusu oldu. Bir yıkım yok ama ileriye dönük gerekli tedbirler alınmazsa başımıza kötü, riskli durumlar gelmesin diye bir restorasyon projesine müracaat ettik. Kazıdan bağımsız yapılan restorasyon projesi, bizim gözetimimizde gerçekleşecek. Bu proje 1,5 yıla yakın sürecek. Birçok noktada müdahale edilmesi gereken durumlar oluşmuş. 1,5 yıl sonra umut ederim her şey yolunda gider ve kalemiz ziyarete açılır.”