Muğla’nın Datça ilçesindeki Knidos Antik Kenti’nde yürütülen kazı çalışmalarında bulunan yeni kitabeler, Batı Anadolu’daki İslam fetihleri ve bölgenin tarihi hakkında önemli veriler sunuyor. Astronomi ve matematik bilimci Eudoksus, doktor Euryphon, ressam Polygnotos ve dünyanın yedi harikasından biri olarak gösterilen İskenderiye Feneri’nin mimarı Sostratos’un yaşamına tanıklık ettiği rivayet edilen Knidos’ta yıl boyunca kazı çalışmaları sürüyor.
Ege ile Akdeniz’in birleştiği yerde özel bir konuma sahip antik kentten tarihe tanıklık eden eserler çıkarılıyor. Knidos Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Ertekin Doksanaltı, antik kentteki çalışmaların Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Selçuk Üniversitesi, Türk Tarih Kurumu, Muğla Valiliği ve Güney Ege Kalkınma Ajansının desteğiyle yapıldığını söyledi.
Bu yılki kazılarda yeni buluntuların açığa çıkmaya başladığını belirten Doksanaltı, “Bu yıl Korint Anıtı, Propilon anıtsal giriş yapısında, merdivenli ve tiyatro caddelerinde kazı ve konservasyon çalışmaları devam edecek.” dedi.
Bulunan kitabe sayısı 27’ye ulaştı
Doksanaltı, Korint Anıtı ve “D Kilisesi” olarak nitelendirilen yapıda gerçekleştirilen çalışmalar sırasında Emeviler dönemine ait olan ve ilk kez 1970’li yıllarda kendisini göstermeye başlayan Arapça kitabeler ve grafitilerden yeni örnekler çıkmaya başladığını bildirdi. Kitabelerin ilk başta kilise zemininde münferit olarak açığa çıkarılmaya başladığını aktaran Doksanaltı, şöyle konuştu “Bu kitabeler özellikle erken İslam fetihleri ve Batı Anadolu’da gerçekleştirilen fetihler açısından oldukça önemli veri ve bilgi sunmakta. Kitabeler, Filistin’den, Lübnan’dan yola çıkan İslam ordularının Kos, Rodos ve Batı Anadolu kıyılarında gerçekleştirdikleri fetihler ve bu fetihlere katılan askerler ile kumandanların isimlerini içermekte. Kitabeler, bu seferlere katılanlar ve İstanbul’a kadar devam eden İslam ordularının ilk izleri olması bakımından da oldukça önemli.”
Doksanaltı, daha önce 7 kitabe bulunduğunu, son olarak da 20 kitabenin daha gün yüzüne çıkarıldığını kaydetti.
Knidos’ta 30 yıl kalmışlar
Emevilerin, Kinidos’a geldiklerinde kentin eski görkemli günlerini geride bıraktığını ve yavaş yavaş boşaltılmaya başladığının farkına vardığını vurgulayan Doksanaltı, Arapların, kentin en büyük kilisesi olarak değerlendirilen yapının çevresine yerleştiğini ifade etti. Arkeolojik verilerin devamlılığına bakıldığında Emevilerin yaklaşık 30 yıl Knidos’ta kaldığının anlaşıldığını vurgulayan Doksanaltı, sözlerini şöyle sürdürdü “Knidos, Ege Denizi’nin kapısı ve girişi konumunda. Özellikle Kos-Rodos-Knidos üçgeninin tutulmasıyla İstanbul’a gerçekleştirilecek fetih seferleri sırasında Bizans donanmasının yolunu kesmek ve Ege’den gelecek destek gemilerinin korunmasının sağlanması amaçlanmış. Bizans donanmasının buraya girerken bir engelle karşılaşması sağlanarak İstanbul’a gerçekleşecek Bizans yardımının engellenmesi planlanmakta.”
Doksanaltı, Knidos’un sürprizlerle dolu olduğunu ve kazı çalışmalarında yeni kitabelere rastlamayı ümit ettiklerini dile getirdi.