Meya Antik Kenti, içerisinde bulunan mağaralar ve yaşam alanlarıyla ilgi topluyor. Antik kentin içinde yer alan tandırevi, yaşam alanı ve ibadethane olarak kullanılan çok sayıda mağara yer alıyor.
“Biligan Mağaraları” ise köy yakınındaki bir dağın güney yamaçlarında yer alıyor. Kayaların oyulmasıyla yapılan ve içerisinde yaşam alanları bulunan mağaralar, genişlikleriyle dikkati çekiyor.
“Birçok uygarlık ve medeniyet yaşadı”
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya, “Bu bölgede birçok mağara vardır. Mağaralar yer altında oluşmaktadır. Daha çok kireç taşı ve kalker kayaçlarının çözülmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Meya Antik Kenti ve Yukarı Dalören köyündeki Biligan Mağaraları, zeminden yaklaşık 150 metre daha yüksekte yer almaktadır. Günbuldu köyünde bulunan mağaralar aynı zamanda Meya Antik Kenti olarak geçmektedir. Bu da bize geçmişte burada birçok uygarlık ve medeniyetin yaşadığını göstermektedir.” ifadelerini kullandı.
Kars’taki Ani Ören Yeri’nde 800’den fazla mağara yer alıyor
Tarihte Kafkaslar’dan Anadolu’ya ilk giriş kapısı olma özelliği taşıyan, 11. ve 12. yüzyıla ait Türk-İslam mimarisi eserleriyle de öne çıkan Ani, 2016’da UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi’ne dahil edildi.
“Kesintisiz olarak 5 bin yıllık yaşam alanı”
İl Kültür ve Turizm Müdürü Hayrettin Çetin, Ani Ören Yeri’ndeki mağaraların tarihi geçmişinden bahsederek, “Bu mağaralar milattan önce 3 binli yıllardan beri kullanılmaktadır. Ani Ören Yeri’ndeki Bostanlar Deresi mevkisinde yaklaşık 800 mağara var, kesintisiz olarak 5 bin yıllık yaşam alanı, çeşitli amaçlarla kullanılmış, günümüze kadar da gelmişler.” dedi.