Cizre Ulu Camii, Türkiye’nin güneydoğusunda yer alan Şırnak ilinin Cizre ilçesinde bulunan tarihi ve kültürel bir hazine olarak karşımıza çıkıyor. Cami, İslam tarihinde özel bir yere sahiptir ve binlerce yıllık geçmişiyle bölge için büyük bir önem taşır.
Cizre Ulu Camii’nin tarihine baktığımızda, 639 yılında İslam orduları İyaz bin Ganem komutasında Cizre’yi fethettiğinde, o dönemdeki kilisenin camiye çevrilmesiyle İslam’ın bu topraklarda yerleşmeye başladığına şahitlik ederiz. Bu dönemde İyaz bin Ganem, yöre halkına İslamiyet’i kabul etmelerini teklif etmiş ve bu teklif kabul görmüştür. Böylece Cizre, İslam’la şereflenen bir yer haline gelmiştir.
Cizre Ulu Camii, Abbasîler döneminde tamir görmüş ve 1160 yıllarında Zengî Atabeyi Ebü’l-Kasım Mahmud Sencer Şah tarafından yeniden inşa edilmiştir. Caminin minaresi ise 1155 yılında yapılmıştır. Üzerinde bulunan kitabeler, zaman içinde yapılan onarımları göstermektedir.
Camii sadece tarihi bir yapının ötesinde birçok önemli olaya ve kişiye de ev sahipliği yapmıştır. Sibernetik bilimin kurucusu olarak kabul edilen İsmail Ebul-iz El Cezeri, burada eğitim görmüş ve eserlerini burada yazmıştır. Ayrıca, bölgede yetişmiş birçok alim de bu camide ders almıştır.
Cizre Ulu Camii’nin manevi önemi de büyüktür. Cizre halkı için adeta bir Kabe gibidir. Cenaze namazlarının büyük bir kısmı burada kılınır ve önemli dini etkinlikler de bu camide gerçekleşir.
Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Cizre Ulu Camii, sadece Cizre için değil, aynı zamanda Türkiye’nin genel tarihine ve kültürel mirasına da ışık tutan bir yapıdır. Zaman içindeki onarımlarla dimdik ayakta duran bu camii, tarih tutkunları ve kültürel mirasa ilgi duyanlar için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yerdir.