Özbekistan’ın ikinci büyük şehri Semerkant, çini sanatının en güzel örneklerinin sergilendiği mavi kubbeli camileri, medreseleri ve türbeleriyle ziyaretçilerini ağırlıyor.
Tarihi Büyük İpek Yolu güzergahında ve Orta Asya’nın kalbi konumunda bulunan ve Semerkant, yaklaşık 30 asırlık köklü tarihini yansıtan binden fazla kültürel yapıya ev sahipliği yapıyor.
Semerkant, Türk-İslam medeniyetinin doğduğu topraklar olmasının yanında Türklerin ata yurdu olarak da biliniyor.
UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alınan Semerkant, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü tarafından 2023 Dünya Turizm Başkenti olarak ilan edildi.
Türk tarihinin kadim izlerine rastlanan ve bir dönem ilim merkezi olarak da bilinen kentte, çini sanatının ilmek ilmek işlendiği mavi kubbeli camiler, medreseler ve türbelerindeki estetik görünüm ziyaretçilerin beğenisini kazanıyor.
Tarihi kent, Orta Çağ’da inşa edilen mavi kubbeli camileri ve medreseleri, çinilerle süslenmiş kervansarayları ve göğe uzanan minareleri ile dikkati çekiyor.
Semerkant’ın simgesi ise tarihi Registan Meydanı olarak biliniyor. Çini sanatının en güzel örneklerinin sergilendiği meydanda, Uluğbey Medresesi, Şirdar Medresesi ve Tillakari Medresesi yer alıyor.
Bibi Hatun Camisi ve Türbesi, Ahrar Camisi, Hz. Hızır Camisi, Emir Timur Türbesi de kentteki önemli yapıların başında geliyor.
Tarihi şehri ziyaret eden turistler, lezzetli et yemeklerini yerken, hediye olarak da semaver ve ipek halı alıyor.