Denize girecek olan tatilcilere plaj ile sahillerdeki uyarı ve güvenlik bayraklarının renklerinin hayati önem taşıdığı uyarısı yapıldı.
Plajlara asılan bayrakların renklerinden, denizin tehlikeleri, suya girilen yerin yüzmeye uygun olup olmadığı, yüzme suyu kalitesi, plaj temizliği ve plajda cankurtaranın varlığı anlaşılıyor.
Sahillerdeki sarı kırmızı bayrak, plajda cankurtaranın görevinin başında olduğu ve güvenli şekilde denize girilebileceği anlamına geliyor. Bu noktalarda denize girmek, özellikle yüzme bilmeyenler için hayati önem taşıyor.
Kırmızı bayrak denize girmenin kesinlikle yasak, çift kırmızılı bayrak çok tehlikeli olduğunu, dörde bölünmüş kırmızı beyaz bayrak ise denizin bir an önce tahliye edilmesi gerektiğini gösteriyor.
Sarı bayrak denize girmenin risk taşıdığını, mor bayrak zararlı deniz canlıları bulunabileceğini, yeşil bayrak üzerinde köpek balığı yoksa denizin güvenli olduğunu anlatıyor.
Siyah beyaz bayrak da su sporları için ayrılmış alanlar için konuluyor.
Mavi bayraklı plaj sayısında artış
Merkezi Danimarka’nın başkenti Kopenhag olan Uluslararası Çevre Eğitim Vakfının yüzme suyunun kalitesi, plaj temizliği gibi birçok kriteri değerlendirerek verdiği mavi bayrak, Türkiye’de de birçok plajda bulunuyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, bu yıl Türkiye’deki 551 plaj, 23 marina, 14 turizm teknesi ve 10 bireysel yatın, mavi bayrak almaya hak kazandığını duyurdu. İspanya ve Yunanistan’dan sonra üçüncü sırada yer alan Türkiye’de, her geçen yıl mavi bayraklı plaj sayısı artıyor.
Cankurtaranlar pür dikkat
Milyonlarca yerli ve yabancı turistin tercihi Antalya’nın sahil ile plajlarında da uyarı ve güvenlik bayrağı uygulaması titizlikle yapılıyor.
Bunlardan biri olan Konyaaltı sahilindeki sarı kırmızı bayrakların asılı olduğu 7 kilometrelik sahil şeridinde 200 metre aralıklarla yer alan cankurtaran kulelerinde 50 personel görev alıyor.
Görevliler, boğulma riskine karşı gözlerini bir an olsun denizden ayırmıyor.
500 kişi boğulmaktan kurtarıldı
Sahil Antalya Yaşam Parkı Cankurtaran Birim Müdürü Ahmet Gül, cankurtaran ekibinin boğulma vakalarına en kısa sürede müdahale ettiğini söyledi.
Geçen yıl Konyaaltı sahilinde 500’e yakın kişiyi boğulmaktan kurtarıp hastaneye gönderilmesini sağladıklarını anlatan Gül, “Milyonları ağırlayan bir sahilde geçen sezon maalesef 5 kişi de hayatını kaybetti” diye konuştu.
Hassasiyetle görev yaptıklarını dile getiren Gül, bu yıl da 200 boğulma tehlikesi vakasına müdahale ettiklerini bildirdi.
Denize giren tatilcilerden sahilde yer alan kulelerin üzerindeki renkli uyarı bayraklarını dikkate almalarını istediklerini vurgulayan Gül, “Plajda sarı kırmızı bayrak asılıysa cankurtaran görevde, denize girilebilir anlamına gelir. Sarı kırmızı bayrağın altında ayrıca sarı bayrak asılıysa cankurtaran var, görevde ama denize girmek riskli demektir. Sadece kırmızı bayrak asılırsa kesinlikle denize girilmemesini istiyoruz” dedi.
Gül, bir boğulma vakasına şahit olanların öncelikle kendilerini riske atmamaları uyarısında bulunarak, şunları kaydetti:
“Boğulma tehlikesi geçiren kişi gürültülü patırtılı boğulmaz. Çünkü o anki tek derdi nefes almak olur. Boğulanın suyun üstünde kalabilmesi için öncelikle ona suyun üstünde tutacak bir materyal ulaştırılmalı ve hemen yardım çağrısı yapılmalı. Suda oyun oynayan insanların çoğunun bir anda boğulma tehlikesi geçiren yakınını kurtarmak isterken hayatını kaybettiğine şahit oluyoruz. Mümkün oldukça güvenlik sınırlarının aşılmamasını istiyoruz. Tatilciler özellikle yakınları arasında boğuşma şakası yapıyor. Suda nefes tutma ve boğma şakalarını çok görüyoruz. Tatilcilerden suda boğma şakaları yapmamalarını özellikle istiyoruz.”