Türkiye’nin önemli kış turizm merkezlerinden Erzurum’daki Palandöken Kayak Merkezi, her düzeye uygun uzun pistleri, konforlu otelleri ve doğa sporları imkanıyla ABD, Rusya, Norveç gibi ülkelerden turistlerin de ilgisini çekiyor.
Hem profesyonellerin hem de yeni başlayanların keyifle kayak yapabildiği ve 3200 rakımlı Ejder Zirvesi ile adrenalin tutkunlarını da cezbeden Palandöken, her yıl çok sayıda yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor.
Kolay ulaşım, konforlu konaklama, doğa sporları avantajlarıyla öne çıkan merkez, Türkiye’nin en uzun, dünyanın ise sayılı uzunluktaki pistleriyle ziyaretçilerine 15 kilometre kesintisiz kayak yapma imkanı sunuyor.
Uçakların güvenli iniş kalkışını sağlayan CAT 3A sistemi bulunan Erzurum Havalimanı’na 15 dakikalık mesafede bulunan merkez, kayakseverlerin gözde kış tatili adresleri arasında bulunuyor.
PALANDÖKEN’E DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN AKIN VAR!
Palandöken, bu sıralar kafileler halinde gelen ABD’li, Ukraynalı, Norveçli ve Rus turistleri ağırlıyor.
Buz tırmanışı, dağ kayağı gibi birçok aktivitenin bulunduğu merkeze gelenler, canlı müzik eşliğinde eğlenip, aydınlatılan pistlerde gece kayağı da yapabiliyor.
ABD’li Elizabeth Kimmel, Palandöken Kayak Merkezi’ne ikinci kez geldiğini söyledi.
Kentte bu kez daha uzun kalacağını ifade eden Kimmel, şöyle konuştu:
“İlk geldiğimde bir hafta kalmıştık, çok beğendim ve bu kez de iki haftalığına buraya geldim. Buranın pistlerini çok seviyorum, çok iyi vakit geçiriyorum. Burada ekipman kiralamak çok kolay, bu yüzden burayı tercih ettim. Sabah kalkıp hemen kayak yapıyorum, sonra kahvaltı yapıp otelin kafesinde vakit geçiriyorum. Öğleden sonra kayak yapıyorum. Erzurum’u ve kayak merkezini seviyorum. Gece kayağı hiç yapmadım ama yapmayı düşünüyorum.”
MERKEZİ ÇOK BEĞENEN TURİSTLER, TEKRAR GELMEK İSTİYOR
Rusya’dan gelen Victoria Karaöz ise Palandöken’i ilk kez ziyaret ettiğini anlattı.
Ailesiyle merkezde güzel vakit geçirdiğini belirten Karaöz, “Çocuk ve yetişkinlere uyan pistleri var. Erzurum’un kayak merkezi çok güzel, tekrar gelmek istiyorum. Çalışanlar iyi, bize yardım ediyorlar. Özellikle eğitmenler çok güzel Rusça konuşuyor, bu yüzden hiçbir sıkıntı yaşamıyoruz. Daha önce Uludağ’a gitmiştim, orası da güzel ama buranın pistleri daha uygun ve güzel. Daha sonra da buraya geleceğim.” dedi.
Ukraynalı Dimitry Zvyagıntsev da kayak merkezinde her düzeye hitap eden pist olduğuna işaret ederek, “Mavi, siyah ve kırmızı diye her kayak seviyesine göre pistler var. Ukrayna ve Rusya’nın büyük merkezlerine gittim ama burası kadar büyük değiller. Buranın rakımı da çok yüksek. Özellikle zor olan pistleri çok seviyorum.” ifadelerini kullandı.
Norveçli Odd Roar Olsen, Palandöken’e ikinci kez geldiğini aktardı.
Ülkesinde de çok sayıda kayak merkezi bulunduğunu anlatan Olsen, “Ülkemizdeki kayak merkezleri küçük çaptalar ve daha az insan var. Servis ve restoran gibi şeyler burada çok gelişmiş. Burada olmamızın sebebi de bu. Herkese göre pist var ve bu çok önemli. İnsanlara da kesinlikle burayı tavsiye ediyorum. Koronavirüs olmasaydı, erkek kardeşim de Norveç’ten ailesiyle gelecekti. Türkiye’yi her zaman tavsiye ediyorum.” diye konuştu.