Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu yıl Mardin’in 3 milyonu aşkın turist ağırladığını açıklamıştı. Turizmdeki bu rakam, Mardin’de telkâri sanatına olan ilginin artmasını ve usta sayısının yükselmesini de sağladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta sonu Mardin’de katıldığı toplu açılış töreninde kenttin bu yıl 3 milyonu aşkın turist ağırladığını açıklamıştı. Tarihi Eski Mısır’a dayanan ve tellerin ince ince işlenerek sanata dönüştürülmesini sağlayan telkâri ustalığı Mardin’de turizmin gelişmesiyle birlikte yoğun ilgi görüyor.
Gümüş ve altının tel şeklini alıp ardından istenilen motife işlenerek hazırlanmasıyla yapılan telkâri sanatının önemi her geçen gün artıyor. Halk Eğitim merkezlerinde de ustalık derslerinin verilmesiyle birlikte telkâri ustalığının yaygınlaşmaya başladığı kentte turizm de mesleği bırakmış ustaların geri dönmesini sağladı. Tezgahlarda 250 liradan yer alan telkâriler, ince işçiliği ile gözde olmayı başarıyor.
“39 kapı dediğimiz işlemlerden geçiriyoruz”
Telkari sanatının zor ve zahmetli bir iş olduğunu belirten Gabriel Sağlamoğlu, “Telkâri yapımına ham madde eritilerek başlanılıyor ardından çubuk halinde olan kalıplara döküyoruz. Silindirden dereceler halinde 39 kapı dediğimiz işlemlerden geçiriyoruz. Yuvarlak hal aldıktan sonra iki tel birbirine birleştirip burma teli oluşturuyoruz. Bu teli düz silindirler yardımıyla eziyoruz. Ardından bir motif belirleyip iskeletini oluşturuyoruz. Ardından hazırlamış olduğumuz telkâri telini cımbız yardımıyla motiflendiriyoruz ve dolgusunu yapıyoruz. En son gümüş lehimle birleştirme işlemini yapıyoruz. Özel bir maddemiz var onun içerisine sokup çıkartıyoruz. Üzerine toz helim atıyoruz ısıtma işlemi yapıyoruz ısıtma işlemi toz helim üzerinde dağılınca bitiyor. Ardından asitte koyuyoruz ve özel maddeyi üzerinden atıyor. Ardından cila işlemi başlıyor ve parlatma işlemi yapıyoruz” şeklinde konuştu.
“Telkâri ustası azdı, talep olunca eski ustalarda geri dönmeye başladı”
2004 yılından itibaren Mardin’de turizmin gelişmesiyle beraber taleplerin arttığını belirten Gabriel Sağlamoğlu, “Telkâri ustası azdı, talep olunca eski ustalarda geri dönmeye başladı. Branş değiştirmiş olanlarda geri telkâri ustalığına döndüler. Yeni öğrenenler de oldu halk eğitimin verdiği derslerle de ustaların sayısı arttı. Dolayışla şuan bir furya yaşıyoruz, telkârinin yoğun yapıldığı bir dönemdeyiz. 2004 yılında artış başladı 2010 yılında bu artış daha yükseldi. Diğer ürünlere göre el işçiliği fazla olduğu zahmeti daha çok. Ham maddesi 100 ise 200 lirada işçilik gidiyor. Altınla yapılan telkâride daha fazla oluyor. Altının fire kaybı da üzerine hesaplanıyor ve fiyat biraz daha yükseliyor ve 400 lira gibi bir fiyat çıkıyor. Telkârinin döküm olarak yapılanı da var o ürünleri de tercih edenler oluyor. Ancak en işçiliği rağbet görüyor. Dökümde bir sanattır ince telkâriyi dökümden çıkarmak çok zordur. El işçiliği ve döküm arasında maliyetler yüzde 50 fark ediyor o yüzden fiyat bakımından tercih edilebiliyor” dedi.