Coğrafi konumundan dolayı birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Gaziantep; tarihi yapılarıyla, müzeleriyle, antik kentleriyle ve doğal güzellikleriyle adeta turizm cenneti.
Gaziantep tarihinde yaşamış olduğu İstiklal Savaşı’nda 6 bin 317 şehit vermiş, bundan dolayı da ‘Gazilik’ ünvanını almıştır. Günümüzde de geçmişine sahip çıkmış olan şehirde, birçok tarihi miras yer alıyor.
Ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa çıkartan Gaziantep, her yıl binlerce yerli ve yabancı turist ağırlıyor. Turizm açısından önemli olan bu şehri ziyaret ettiğinizde, şehrin mimari yapılarına hayran kalacaksınız. Tarihi taş sokakları ve taş evlerinin arasında gezintiye çıktığınızda ne demek istediğimi anlayacaksınız. Hadi gelin sizinle tarih kokan Gaziantep’i keşfedelim.
ZEUGMA MOZAİK MÜZESİ
Şehitkamil ilçesinde bulunan Zeugma Mozaik Müzesi, dünyanın en büyük mozaikleri arasında bulunuyor. Geçmişte Zeugma dünyanın en zengin ve ihtişamlı şehirleri arasında yer alıyormuş. Daha sonra Sasani Kralı I. Şapur tarafından ele geçirilerek yıkılmış. Bu şehirden kalan kalıntılar ise Zeugma Mozaik Müzesi’nde sergilenmeye başlanmış.
Toplamda 2 bin 500 metrekarelik bir alanı kaplayan mozaiklerin haricinde, Roma Dönemi’ne ait heykeller, sütunlar ve çeşmelerde müzede sergileniyor.
Müzede yer alan Savaş Tanrısı Ares’in bronz heykeli, ziyaretçiler tarafından da yoğun ilgi görüyor. Müzeyi ziyaret ettiğinizde bunun gibi sizi cezbedecek birçok eserle karşılaşacaksınız.
ŞAHİNBEY MİLLİ MÜCADELE MÜZESİ
Gaziantep’in direniş destanını tüm yönleriyle bize aktaran Şahinbey Milli Mücadele Müzesi, Anteplilerin İngiliz ve Fransız işgaline karşı kahramanca mücadelesini aktarıyor. Müze 12 odadan ve mağaradan oluşuyor.
Mağaradaki heykeller dönemin anlık yaşam sahnelerini sunuyor. Müzede çok boyutlu projeksiyon ve ses efektleri yer alıyor. Bu sahneler ziyaretçilerine hem görsel hem de duygusal olarak duygular oluşturuyor.
Gaziantep’in direniş destanına yolculuğa çıkmak isterseniz, bu müzeye ziyarette bulunabilirsiniz.
GAZİANTEP KALESİ
Gaziantep’in manzarasını en iyi şekilde izleyebileceğiniz Gaziantep Kalesi, ilk olarak Roma Dönemi’nde gözetleme kulesi olarak kullanılmış. Daha sonra ise Bizans İmparatoru Justinyas döneminde bugünkü biçimini almış. Evliya Çelebi’nin de Seyahatnamesi’nde yer alan kalenin 36 burca sahip olduğu yazıyor. Fakat günümüzde 12 tanesi ayakta kalmış.
Kalenin tarihi daha tam olarak bilinmiyor. Sır gibi gizemiyle günümüze kadar ayakta kalmış kale, tüm ihtişamıyla 30 metre yükseklikteki bir tepede bulunuyor.
Gaziantep’in önemli yapıları arasında olan dairesel şekildeki kalenin çapı 100 metre, çevresi ise bin 200 metre. Şahinbey ilçesinde yer alan bu görkemli kaleyi de rotanıza ekleyebilirsiniz.
DEVRİ ALEM PARA MÜZESİ
Gaziantep için müzeler şehri desek, yalan söylememiş oluruz. Şehir merkezinde birçok müze yer alıyor. Bu müzelerden en şaşırtıcı olanı ise para müzesi. Daha önce bu kadar tarihi para görmedim diyeceksiniz.
Gaziantepli Esat Kaplan oluşturduğu para koleksiyonunu müzeye çevirerek, turizme kazandırmış. Müzede birçok ülkeye ait kağıt para ve bozuk para yer alıyor. Gaziantep’i ziyaret eden turistler, daha önce bu kadar tarihi parayı bir arada görmediklerini ve beğenilerini dile getiriyor.
Paranın turşusu kurulur mu? Evet, paradan turşu kurulmuş ve kavanozlara konulmuş.
Müzenin içinde şaşıracağınız bir diğer şey ise, kavanoza kurulmuş turşu paralar. Aynı zamanda ağaç dallarına asılmış paralar da dikkat çekiyor.
RUMKALE
Yemyeşil doğanın ve turkuaz rengindeki nehri ayaklar altına alan Rumkale, yüksek kayalarla örtülü bir tepede yer alıyor. Fırat Nehri ile Merzimen Çayı’nın birleştiği akarsu üzerindeki yarımada da bulunan Rumkale, Gaziantep’in Yavuzlu ilçesine 25 kilometre mesafede bulunuyor.
Hazreti İsa’nın havarilerinden Yohannes’in Rumkale’ye yerleşmesi ve burada Hristiyanlık dinini yayması nedeniyle, kale Hristiyanlık dini için önemli bir yere sahip. Yohannes’in İncil’in kopyasını da Rumkale’de sakladığı daha sonra kopyaların buradan alınıp Beyrut’a götürüldüğü biliniyor.
Rumkale’de 12 ve 14.yüzyıla ait yapılar da bulunuyor. Aziz Nerses Kilisesi, Barşavma Manastırı ve çok sayıda hendek bulunuyor.
BAKIRCILAR ÇARŞISI
Gaziantep Bakırcılar Çarşısı, sadece bakır işçiliğinin yapıldığı bir yer olarak bilinse de birçok el sanatlarıyla uğraşan esnafların bulunduğu bir alanı kapsıyor. 500 yıllık bakır işçiliğini icra ettiren bakır ustalarının yanı sıra, şehre ait el emeği ürünlerin satıldığı dükkanlarda bulunuyor.
Sıra sıra dizilmiş bu dükkanlardan anı olarak saklayabileceğiz magnetler ya da sevdiklerinizi mutlu etmek için alabileceğiz çeşit çeşit hediyelik eşya bulunuyor.
Tek katlı dükkanlardan oluşan Bakırcılar Çarşısı, şehre gelen turistlerin ilk rotasını oluşturuyor. Yapım tarihinin kesin olarak bilinmeyen çarşının, 19.yüzyılda inşa edildiği düşünülüyor.
Hanlar bölgesinde bulunan Bakırcılar Çarşısı’nın taş döşenmiş sokakları ve kemerli girişleri bize eski dönemden kesitler sunuyor.
GAZİANTEP ARKEOLOJİ MÜZESİ
Gaziantep Arkeoloji Müzesi, birçok tarihi döneme ait eserlerin sergilendiği en önemli müzelerden bir tanesi. Müzede Paleotik dönem eserlerinden tutun da, Cumhuriyet dönemine kadar olan tarihi eserler yer alıyor. Ağırlıklı olarak Roma dönemi eserlerini içeren müze, Demir Çağı, Orta Tunç döneminin önemli eserlerini de sergiliyor.
Gaziantep ve bölgesindeki yapılan kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkartılmış tarihi eserler, Gaziantep’in ne kadar köklü bir geçmişe sahip olduğunu bize aktarıyor.
HAMAM MÜZESİ
Gaziantep Hamam Müzesi, Osmanlı hamam mimarisini ve kültürünü yansıtan müzeler arasında yer alıyor. Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılan ve Paşa Hamamı olarak yıllarca hizmet verdiği bilinen yapı, 2015 Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından müzeye çevrilmiş. O günden bugüne kadar binlerce ziyaretçi ağırlayan Hamam Müzesi; soğukluk, ılıklık, sıcaklık bölümlerinden oluşuyor.
İçerisinde, bal mumu heykelleri, hamam araç ve gereçleri, hamam adetleri ve maketler bulunuyor.
EMİNE GÖĞÜŞ MUTFAK MÜZESİ
Gaziantep mutfağının ne kadar zengin olduğunu bilmeyen yoktur değil mi? Yıllarca birçok medeniyete ve uygarlıklara ev sahipliği yapmış şehir, yemek kültürüyle de dilden dile konuşuluyor. Türkiye’nin ilk Turizm ve Tanıtma Bakanlarından olan Ali İhsan Göğüş’ün doğduğu ev, restorasyon sonrası müzeye çevrilmiş.
Gaziantep mutfak kültürünü tanıtmayı amaçlayarak kurulmuş Emine Göğüş Mutfak Müzesi, mutfakta kullanılan eski araç ve gereçlerin sergilendiği bir müze.
Aynı zamanda burası Türkiye’nin ilk mutfak müzesi olma özelliğine de sahip.
